En kıymetli sorun hijyenin bozulduğu sularla bulaşan hastalıklar olduğunu kaydeden Aksoy, “Deprem ve doğal afetler sonrasında bilhassa suya erişimin olmaması tuvalet üzere hijyenik ortamların bozulması, suların kanalizasyona karışması üzere durumlardan ötürü bilhassa suyla ve büyük abdestle bulaşan hastalıkları çok daha fazla görüyoruz. Bilhassa enkaz altından çıkartılanlarda deri enfeksiyonlarıyla karşılaşabiliriz. Tekrar bu hastalar yaralanmaya bağlı olarak tetanoz riskiyle karşı karşıyalar, münasebetiyle süratli bir formda tetanoz aşısıyla aşılanmaları gerekiyor.
Çünkü; tetanoz öldürücü bir hastalıktır. Bilhassa depremzedelerin karşılaşabileceği hastalıklardan bir tanesi de, şu an kış olduğu için sivrisinek, kene üzere vektörleri çok fazla görmüyoruz tahminen lakin; yaz aylarında olsaydı vektörlerle bulaşan hastalıkları da görecektik. Hem bozulmuş besinler hem kanalizasyonlarıın alt yapıların bozulmasından ötürü kemirgenlerin sayısında bir artış olacak kemirgenlerden kaynaklanan Hanta virüs dediğimiz hayatı tehdit edebilecek enfeksiyonlarla karşı karşıya kalabiliriz. En değerli sorun hijyenin bozulduğu sularla bulaşan hastalıklar. Toplu yaşamalar görülmeye başlanacak artık zira çadırlarda kalabalık ortamlarda kalabalıkla bağlı yakın temasla alakalı hastalıkların da artışını bekliyoruz önlem alınmadığı sürece” dedi.
“PANDEMİ HALA DEVAM EDİYOR COVİD DE ARTIŞ OLABİLİR”
Pandeminin hala devam ettiğini ve Covid de de artış olabileceğine dikkat çeken Aksoy, “Şu anda kış mevsiminde olduğumuz için influenza grip üzere keza pandemi hala devam ediyor Covid de artış olabilir. Tekrar bilhassa dirençli tüberküloz hadiselerini görüyoruz toplu yaşamaya bağlı tüberkülozda artış olabilir. Yeniden suya erişimin olmaması pak suya erişimin hem içme hem de genel beden temizliğinin yapılamamasından ötürü uyuz, bit üzere hastalıklarda artış olabilir. Kızamık üzere hastalıkları görebiliriz yeniden toplu yaşamaya bağlı bilhassa eksik aşılı olanlarda bunların artma riski çok fazla. Şu an için en değerli sorun bilhassa su ile bağlantılı olan kanalizasyonun suya karışmasıyla alakalı olan ishal, dizanteri üzere norovirüs dediğimiz ya da dizanteriye neden olan mikroorganizmaların, tifo üzere mikroorganizmaların neden olabileceği hastalıkların artmasıyla karşı karşıyayız. Toplu yaşamaya bağlı olan hastalıkların artması, mesela teneffüs yolu enfeksiyonlarında artış olma riski var. Yeniden yaralanmaya bağlı tetanoz riskinde artış olabilir. Su ve kanalizasyonun alt yapının bozulması mevsimden bağımsızdır, tabi yaz aylarında biraz daha fazla olabilir fakat; kış aylarında da tekrar su ve kanalizasyonun bozuk alması suların kirli olması hijyenin sağlanamaması her vakit risk oluşturur. O nedenle soğuk havanın olması bu hastalıkların olmayacağı manasına gelmiyor” diye konuştu.
0 Yorum