UEFA Avrupa Konferans Ligi’nde Trabzonspor’un Basel’i konuk ettiği maçta unutulmaz bir birliktelik tablosu ortaya çıktı. TFF Lideri Mehmet Büyükekşi’nin yanı sıra Harika Lig’den kulüp liderleri ve tribünler adeta tek yürek oldu.
Milliyet Gazetesi muharrirlerinden Cemal Ersen, Trabzonspor’un Basel ile oynadığı maçtaki hislerini okuyucularıyla paylaştı. “Trabzon’da yanan ateş sönmesin” başlıklı yazısında çarpıcı sözler kullanan Cemal Ersen futbol kamuoyuna seslendi.
İşte Cemal Ersen’in “Trabzon’da yanan ateş sönmesin” başlıklı yazısı…
Trabzonspor- Basel maçının şifresiz kanaldan yayınlanması mükemmel bir fikirdi. Hem milyonlarca yurttaş bu manalı karşılaşmayı ve duygusal anları izleme talihi buldu, hem tüm kazanımlar (TV8’in reklam gelirleri dahil) sarsıntı bölgesine yardım için kayda alındı. Vesile olan Acun Ilıca’ya teşekkürler.
Bir takdir de Trabzonspor Lideri Ahmet Ağaoğlu’na… Acılarımızın tavan yaptığı süreçte kulüplerin tamamına davette bulunarak bu kutsal misyon için bir ortaya gelmelerini sağladı. Ve alkışı hak etti. Davete duyarsız kalmayan liderler ve taraftar da geceyi kıymetli kılan kahramanlardı. Helal olsun hepinize.
Ya tribünler? O harikulade koreografiyi izlerken tüyleri diken diken olmayan var mıydı? On binlerce Türk bayrağı sallanırken kendimizi bir ulusal maçta üzere hissetmedik mi?
Depremde yıkılan kentlerin ismi söylenip yoklama alınırken, içimiz cız etmedi mi?
Yıllardır liglerde maç izlerim. Bu kadar farklı renkte formanın omuz omuza durmasına, bir gaye uğruna dayanışmasına birinci kere tanıklık ediyorum. Ne olur o hoş fotoğraf kareleri anılarda kalmasın.
Rekabet ezeli ve ebedi olmalı, düşmanlıklar ise bu geceden sonra unutulmalı.
Bunu yapabiliriz, inanıyorum. Trabzon’da bir ateş yandı, sakın sönmesin.
Kahraman madencilerimiz
Deprem felaketinden sonra ülke olarak seferber olduk. Bu türlü bir dayanışma sıkıntı görülür. Beni en çok etkileyen, madenci kardeşlerimizin anında zelzele bölgesine intikali idi.
Sessiz sedasız yüzlerce işçi Zonguldak’tan, Soma’dan koşa koşa gitti enkaz kaldırmak, can kurtarmak için.
Kendi imkanları ile istekli kurtarma grupları oluşturdu. Facianın ne olduğunu biliyordu hepsi. Gözlerini kırpmadan girdiler yıkık binaların altına. Kimse onlardan ve fedakarlıklarından kelam etmedi fakat yerin metrelerce altında yuttukları tozun, soludukları gazın manasını biliyordu hepsi.
En makus günlerde birlik olmayı bilen bir ulusun evlatlarıyız. Madencilerimiz de bu paylaşımın görünmez kahramanları. Size minnettarız. Uygun ki varsınız.
Kim düşman, kim dost?
“Yüzyılın faciası” diyoruz ya yaşadığımız sarsıntıya. Evet sahiden de o denli. Dünyanın her yanından yardım eli uzatıldı. Berbat haberi duyan harekete geçti. Ben 50’den fazla ülke saydım.
En farklı olanı ne biliyor musunuz? Yıllardır birbirine düşman ilan edilen toplumların koşarak gelmesi. Yunanistan, Ermenistan ve İsrail üzere. Hristiyanı, Musevisi, Budisti, Ateisti yardıma koştu.
En donanımlı takımlarını ikinci günde zelzele bölgesine ulaştırdılar. Kurtardıkları her can için gözyaşı döktü ve sevinç çığlıkları attılar. Onların samimiyeti ve uğraşını kimse sorgulayamaz.
Söylemek istediğim; bizi birbirimize yabancılaştıran zihniyetin kokuşmuşluğudur.
Gönüllü olarak geldiler, misyonlarını yaptılar ve sessizce ayrıldılar.
Teşekkür ve minnet borcumuz var makûs gün dostlarımıza.
Tanrı sizi affetmesin
10 kentimizi yerle bir eden zelzele felaketi yüreğimizi yaktı. Çürük yapılara “sağlam” ruhsatı verenler, koca kolonları kesenlere göz yumanlar, binlerce canının vefatına yol açanlar hâlâ arsızca ortamızda dolaşıyor.
Bunlar yetmedi, utanmaz fırsatçılar vurdu ikinci darbeyi… Yurttaşlarımız yıkımdan kaçıp öteki kentlerde hayat savaşı verirken, bu kanı bozuklar, 3 kuruşluk konutlarını 10 liraya kiraya vermek üzere ahlaksızlığa soyundu. Bu yolla cebinize girecek her kuruş haram zıkkım olsun size…
Bir yanda tırnakları ile enkaz kazan beşerler, öteki yanda yıkımdan çıkar sağlamaya çalışan utanmazlar.
Tanrı sizin üzere yüz karalarını affetmesin.
Onlar candır “CAN”
Yaşadığımız büyük felaket bir ders daha verdi hepimize. Dünyanın dört bir yanından zelzele bölgesine koşan güzel yüreklerin yanında, enkaz altında kalanlara patisini uzatan uygunluk melekleri de vardı ortalarında. Arama kurtarma köpekleri onlarca insanın hayatta kalmasına yardımcı oldu.
Meksika’dan gelen ve bu coğrafyada ömrünü yitiren kurtarma köpeği Preteo’yu nasıl unutabiliriz?
Sokaklarda başı boş dolaştıkları için mevt fermanı verilen dostlarımız, en sıkıntı günlerimizde bize “CAN” oldular. Dünya çok büyük. Muhtaçlığımız olan; sevgi ve anlayış.
0 Yorum